Tanım ABC Kavramı
Çeşitli / / July 04, 2021
Javier Navarro, Ocak ayında. 2017
Allah'a iman eden kişi mümindir. onun inanç daha yüksek bir varlıkta normalde gelenekkültürel onu çevreleyen bir dizi rasyonel argüman ve mantıksal olarak inancında. Bu yaklaşımın tersi ise küfür, yani iman ve dindarlık konusunda kayıtsızlık olacaktır.
inançsızlık ve ateizm arasındaki fark
Ateist, herhangi bir nedenle, örneğin varlığına dair hiçbir kanıt olmadığını düşündüğü için doğrudan Tanrı'ya inanmayan kişidir. Bilakis, müminin veya kafirin durumu, Allah'ı inkar ettiği anlamına gelmez. daha ziyade, Tanrı figürüne kayıtsızlığa veya ilgisizliğe dayanan bir konumdan ve Temsil ediyor.
Katolik bakış açısından inançsızlık olgusu
referans olarak alırsak Katoliklik, birkaç on yıl önce, dindarlık bir bütün olarak günlük yaşama nüfuz etti. Son yıllarda, dini duygular önemli ölçüde zayıfladı. Bu, ayinlere katılımda, düğünlerin ve vaftizlerin azalmasında ve genel olarak dini çağrışımları olan her şeye karşı ilgisizlik hissinde görülebilir.
Yeni bir sosyal fenomen olarak inançsızlık, bir açıklama olarak hizmet edebilecek ana nedenleri vurgulayan Katolik ilahiyatçıları endişelendiren bir şeydir. Her şeyden önce,
materyalizm ve tüketimcilik, dini duyguları köşeye sıkıştıran iki gerçekliktir. İkincisi, Batı kültürünün bilimsel yaklaşımları, Tanrı'ya yapılan göndermelerin dünyanın bir bölümü için geçerli olmadığı bir dünya yaratmıştır. nüfus. Üçüncüsü, dini değerler bazı felsefeler tarafından gözden düşürülmüştür (unutmayın ki Marx dinin halkın afyonu olduğunu ve Nietzsche'nin Tanrı'nın ölümünü savunduğunu, insanın Tanrı'ya ihtiyacı olmadığını ima eden bir fikir olduğunu doğruladı).Din olgusuna kayıtsız kalanların argümanları ve motivasyonları
Tanrı'ya ve dine kayıtsız olan insanların kendi argümanları ve motivasyonları vardır:
1) insanın referans olarak Tanrı'ya ihtiyacı yoktur ahlaki ve hayati,
2) Tanrı varsa, neden kötülüğün insanlar arasında yayılmasına izin verdiğini merak ediyor,
3) Katolik Kilisesi'nin bazen yükselttiği şekliyle Tanrı figürünün reddi,
4) resmi kilisenin bazı konumları toplumsal gerçekliğe aykırıdır (örneğin, kadınların kilisedeki rolü) ve
5) bir tutum genel olarak manevi değerlere karşı ilgisizlik.
Fotoğraflar: Fotolia - Askib / M-SUR
Artan Konular