Tanım ABC Kavramı

Sebepsiz ve a priori olarak oluşturulan görüş

Neredeyse her zaman olumsuz bir eğilimle, bu yargıya veya görüşe önyargı terimi ile ifade edilir. sebep Kişi veya konu hakkında önceden bilgi sahibi olmayan ve ön yargılı olan kimse. Çünkü bir konu hakkında tam bilgi sahibi olunmadığında veya uygun bir süre geçmeden çok önce bir önyargı oluşacaktır. bildiri Konuyla ilgili yeterli bilgiye sahipsek, gerçek olma şansı çok az olan bir görüş ifade ederiz. bir gerçeğin veya bir kişinin gerçekliğini temsil eder, çünkü gerçekte hala çok, çok az olarak bilinir. fikrini vermek için ya da bu konuda bir cümle verebilecek kadar.

Örneğin, tüm Yahudilerin sırf böyle bir şöhrete kavuştukları için açgözlü olduklarına inanmanın sebebini ve sadece biz biliyoruz ve kendimize gerçekten böyle mi diye sormadan, böyle bir şey nereden geliyor? inanç, eğer varsa temeller ya da değil, inanırız, onu geçerli olarak veririz, fazlası olmadan ve eksiği olmadan ve birileri her onayladığında ya da söylediğinde hemfikir olarak yayılmasına katkıda bulunuruz.

Veya karşılaştırılabilir bir kronolojik yaş olmaması nedeniyle, 50 yaşındaki bir erkeğin, aralarındaki yılların sayısı nedeniyle 25 yaşındaki bir kızdan asla tamamen mutlu olmayacağına karar vermek. Başka bir deyişle, sonunda çiftin yürümediği olabilir, ancak kesinlikle yaş, ayrılığın tetikleyicisi değildir, kötü bir durumdur. bir arada yaşama, bunlar bir aldatmaca olabilir, çünkü aynı yaşta olmalarına rağmen uzun süre dayanmayan, yaşları birbirine çok yakın çiftler hakkında gerçeklik bize ne kadar çok örnek sunuyor.

Bilmemize izin vermeyen sınırlayıcı bir eğilim

Ve daha sayabileceğimiz binlerce örnek… Kesinlikle önyargı tipik bir insan davranışıdır ve yeri yoktur. şüphesiz en kötüsü, çünkü bizi kapatıyor, düşüncelerimizi sınırlandırıyor ve çoğu zaman bizi bir şeyler yapmaya yönlendirebiliyor. Ön yargılı olduğumuz ve konuyu veya kişiyi derinlemesine tanımak için zaman ayırmadığımız için birisiyle veya bir şeyle ilgili büyük hata.

Genel olarak, bir konu, uygun kanıt veya belgelere sahip olmadan onaylandığında, Dediğimiz gibi bir önyargı ile karşı karşıya kalacağımıza gerçekten öyle olduğuna tanıklık edin ve ardından bir stereotip.

Ayrımcılıkla ilişki

Çoğu durumda yolu düşünmek önyargıların temelde hakim olduğu durumla yakından bağlantılıdır. ayrımcılıkBaşka bir deyişle, önyargı ve ayrımcılık, normalde el ele giden bir birliktelik, bir ittifak oluşturur. Çünkü yukarıda da bahsettiğimiz gibi konuyla ilgili ilk taslağımızda ön yargılar çoğu zaman çok olumsuz olun yani soru işareti yaratan bir önyargıya rastlamak neredeyse imkansız pozitif.

Yahudiler hakkında verdiğimiz bir önceki örnekten de anlaşılacağı gibi önyargı, her zaman bölünmeyi teşvik etmek, insanlar arasındaki ayrım, çünkü Yahudilerin açgözlü insanlar olduğunu iddia edersem, kaprisli ve kaprisli bir genellemeye ek olarak yaptığım şey, yorumlarımı dinleyen ve o ana kadar durumdan haberdar olmayan diğer insanlar arasında kötü bir isim yapın, ama onları uyarıyorum ve şüpheler koyuyorum, ekiyorum. kin

Göre Psikoloji Bilişsel önyargılar, insanların gerçekliği algılama biçimini değiştirecek çarpıtmalara dönüşür..

Bu nedenle, insanlar arasındaki sosyal ve dostluk bağlarını teşvik ederken veya geliştirirken ve hatta çoğu zaman, önyargılar ciddi şekilde zararlıdır. Kanıtları reddederek yaptığımız şey şeylerin gerçek bilgisini engellemektir, daha önce bahsettiğimiz şey ne yazık ki kendimizi tek bir düşünceyle sınırlandırıyoruz çünkü Önyargı bizi yener ve sonunda, düşündüğümüzden veya bizi inandırdıklarından kesinlikle tamamen farklı olan şeylerin gerçeğini bilemeyiz. yapmaya karar verdik.

Sosyal doku üzerindeki olumsuz etkiler

Şimdi, bu konuyu ele alırken göz ardı edemeyeceğimiz şey, en ciddi sonuçların ortaya çıkma eğiliminin sosyal düzeyde olduğudur. Önyargıların, hatta bir grubun üyeleri arasında köprülenmesi zor bir çatlak oluşturacak fiziksel hasar sınırlarına ulaşan toplum.
Toplum, farklı fikirlere sahip farklı sosyal aktörlerden oluşur. durum sosyal, etnik köken, diğerleri arasında, oysa ırklar etrafında var olan önyargılarla kendimizi kazanmamıza izin verirsek, Dinler, cinsel durumlar, toplumsal uyumu bozacak ve tohum ekecek çatışmalar ortaya çıkacaktır. nefret.
Hiç kuşkusuz bu açıdan, diğerlerinin yanı sıra öğretmenlerin, velilerin daha çok çalışması, insanları önyargıdan uzak yetiştirmesi gerekiyor.